IzBB Grevi

ege · 4 June 2025

grevin öznesi, disk/genel-iş başkanı falan değil grev yapan 23bin işçidir. tüm zorluklara ve bunca nefrete rağmen irade gösteren 23bin kişidir.

grevin sonuçları tüm izmir’de hissedildiği için iradelerinin üzerinde komşularının dahi baskısı var. üstüne muhalif mahallede birikmiş tüm gerginlik de günlerdir kendilerine odaklanmış durumda.

ve hakkımız olanı istiyoruz diyorlar.

belediye ile al-ver peşinde bir sendikayı savunmuyorum. sanırım bugüne kadar çok defa işçi aleyhine belediye ile anlaşmalar yapmış, kayırmacılıkla bir sürü insan işe aldırmışlar.

iktidarın kullanışlı aptalları da çıkmış “chp dersimlileri belediyeye doldurmuş. grevcileri kovun, yerlerine türk gençlerini alın.” diyorlar. birinizin birinizden farkı yok ve her biriniz özgür olabilecek bir dünya hayalinin düşmanısınız.

izmir işçilerinin örgütlü hak talebi umarım kazanımla sonuçlanır ve türkiye’nin dört köşesindeki işçilere şu mesajı gönderir: insanca yaşayacak kadar para talep etmek için eğilip bükülmek zorunda olmadığımız bir türkiye mümkün. örgütlenerek, mümkün.

cemil tugay kim bilmiyorum. tunç soyer de geçmişte ne yaptı bilmiyorum. (bildiğim tek şey cumhuriyet bulvarında ucube bir trafik sistemi getirmiş olması. bi’ de tramvay. tramvay iyi). neyse.

izmir halkının grev kırıcı amaçlarla örgütlenmesi aslında olumlu bir şey. tarafların popülist propagandalarına iyi karşılık verilebilirse halkın işçilerle sürtüşmesi, kurulacak temasın ilk adımı bile olabilir. sokakta insan olması iyidir.

izmir halkında biriken enerji sokakta kendini gösterebilir ve izmirliler de yaşanan krizin bir kenarı haline gelebilir. halkın ne belediye (aslında bir holding, thanks to neoliberalism) ne de işçiden taraf olan bir taraf olması olumlu olur.

“sokaklarımızda çöp istemiyoruz” her yerde meşru bir talep. izmirliler tabii ki krizin ortadan kalkmasını talep edecek ve etmeli. anlaşma masası da üstlerinde bu talebin sorumluluğunu hissetmeli.

izmir grevi, umarım 19 mart’ta barikatın yıkılışı gibi bir etki yaratır.